3194 SAYILI İMAR
KANUNU
İMAR
KANUNU
Kanun No : 3194
Kabul Tarihi: 03.05.1985
RG.tarihi
: 09.05.1985
RG.sayısı : 18749
BİRİNCİ
BÖLÜM
GENEL
HÜKÜMLER
AMAÇ
Madde 1 – Bu
Kanun, yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki yapılaşmaların; plan, fen, sağlık ve
çevre şartlarına uygun teşekkülünü sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.
KAPSAM
Madde 2 – Belediye ve
mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan yerlerde yapılacak planlar ile
inşa edilecek resmi ve özel bütün yapılar bu Kanun hükümlerine tabidir.
GENEL ESAS
Madde 3 – Herhangi
bir saha, her ölçekteki plan esaslarına, bulunduğu bölgenin şartlarına ve
yönetmelik hükümlerine aykırı maksatlar için kullanılamaz.
İSTİSNALAR
Madde 4 – 2634 sayılı
Turizmi Teşvik Kanunu, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu,
bu Kanunun ilgili maddelerine uyulmak kaydı ile 2960 sayılı İstanbul Boğaziçi
Kanunu ve 3030 sayılı Büyük Şehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında Kanun ile
diğer özel kanunlar ile belirlenen veya belirlenecek olan yerlerde, bu Kanunun
özel kanunlara aykırı olmayan hükümleri uygulanır.
Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat, eğitim ve
savunma amaçlı yapılar için, bu Kanun hükümlerinden hangisinin ne şekilde
uygulanacağı Milli Savunma Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
tarafından müştereken belirlenir.
TANIMLAR
Madde 5 – Bu
Kanunda geçen terimlerden bazıları aşağıda tanımlanmıştır.
Nazım İmar Planı; varsa bölge veya çevre düzeni
planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral
durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış
biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus
yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının
gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve
problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının
hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve
raporuyla beraber bütün olan plandır.
Uygulama İmar Planı; tasdikli halihazır haritalar
üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre
çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini,
yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak
uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plandır.
Yerleşme Alanı; imar planı sınırı içindeki
yerleşik ve gelişme alanlarının tümüdür.
İmar Adası; imar planındaki esaslara göre meydana
gelen adadır.
İmar Parseli; İmar adaları içerisindeki kadastro
parsellerinin İmar Kanunu,
İmar Planı ve yönetmelik esaslarına göre
düzenlenmiş şeklidir.
Kadastro Adası; kadastro yapıldığı zaman var olan
adadır.
Kadastro Parseli; kadastro yapıldığı zaman kadastro
adaları içinde bulunan mülkiyeti tescilli parseldir.
Yapı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi
ve hususi yeraltı ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve
tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesislerdir.
Bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü
ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme veya
dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların
korunmasına yarayan yapılardır.
İlgili idare; belediye ve mücavir alan sınırları
içinde belediye, dışında valiliktir.
Bakanlık; Bayındırlık ve İskan Bakanlığıdır.
Mücavir Alan; imar mevzuatı bakımından belediyelerin
kontrol ve mesuliyeti altına verilmiş olan alanlardır.
Çevre düzeni planı; Ülke ve bölge plan kararlarına
uygun olarak konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi yerleşme ve arazi
kullanılması kararlarını belirleyen plandır.
(Ek fıkra: 26.04.1989–3542/1
md.) Fen adamları; yapı, elektrik tesisatı, sıhhi tesisat
ve ısıtma, makine, harita - kadastro ve benzeri alanlarda mesleki ve teknik
öğrenim veren en az lise dengi okullardan mezun olmuş veya lise mezunu olup,
bir öğretim yılı süreyle bakanlıkların açmış olduğu kursları başarıyla
tamamlamış olanlar ile 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanununa göre
ustalık belgesine sahip olan elemanlardır.
Ayrıca, bu Kanunda adı geçen diğer tanımlar Bakanlıkça
hazırlanacak yönetmelikte tarif edilir.
İKİNCİ
BÖLÜM
İMAR
PLÂNLARI İLE İLGİLİ ESASLAR
PLANLAMA KADEMELERİ:
Madde 6 – Planlar,
kapsadıkları alan ve amaçları açısından; "Bölge Planları" ve
"İmar Planları", imar planları ise, "Nazım İmar Planları"
ve "Uygulama İmar Planları" olarak hazırlanır. Uygulama imar
planları, gerektiğinde etaplar halinde de yapılabilir.
HALİHAZIR HARİTA VE İMAR PLANLARI:
Madde 7 – Halihazır
harita ve imar planlarının yapılmasında aşağıda belirtilen hususlara uyulur.
a) Halihazır haritası bulunmayan
yerleşim yerlerinin halihazır haritaları belediyeler veya valiliklerce yapılır
veya yaptırılır. Bu haritaların tasdik mercii belediyeler ve valilikler olup
tasdikli bir nüshası Bakanlığa, diğer bir nüshası da ilgili tapu dairesine
gönderilir.
b) Son nüfus sayımında, nüfusu
10.000'i aşan yerleşmelerin imar planlarının yaptırılmaları mecburidir.
Son nüfus sayımında nüfus 10.000'i aşmayan
yerleşmelerde, imar planı yapılmasının gerekli olup olmadığına belediye meclisi
karar verir. Mevcut imar planları yürürlüktedir.
c) Mevcut planların yerleşmiş nüfusa
yetersiz olması durumunda veya yeni yerleşme alanlarının acilen kullanmaya
açılmasını temin için; belediyeler veya valiliklerce yapılacak mevzi imar
planlarına veya imar planı olmayan yerlerde Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelik
esaslarına göre uygulama yapılır.
Haritaların alınmasına veya imar planlarının
tatbikatına memur edilen vazifeliler, vazifelerini yaparlarken 2613 sayılı
Kadastro ve Tapu Tahriri Kanununun 7 nci maddesindeki salahiyeti haizdirler.
PLANLARIN HAZIRLANMASI VE YÜRÜRLÜĞE
KONULMASI:
Madde 8 – Planların
hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında aşağıda belirtilen esaslara uyulur.
a) Bölge planları; sosyo–ekonomik gelişme eğilimlerini, yerleşmelerin gelişme
potansiyelini, sektörel hedefleri, faaliyetlerin ve alt yapıların dağılımını
belirlemek üzere hazırlanacak bölge planlarını, gerekli gördüğü hallerde Devlet
Planlama Teşkilatı yapar veya yaptırır.
b) (Değişik: 648 sayılı KHK. – RG:
17 Ağustos 2011) İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama
İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan
kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin
nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır.
Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden
itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili
idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir.
Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen
itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin
karara bağlar.
c) (Ek bend: 03.07.2005–5403 S.K./25.mad) Tarım
arazileri, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda belirtilen izinler
alınmadan tarımsal amaç dışında kullanılmak üzere plânlanamaz.
(Değişik: 648 sayılı KHK. – RG: 17 Ağustos
2011) Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde
yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe
uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. Onay tarihinden itibaren
valilikçe tespit edilen ilan yerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında
bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara
itiraz edilebilir. İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları
onbeş gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar.
Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de
yukarıdaki usullere tabidir.
Kesinleşen imar planlarının bir kopyası, Bakanlığa
gönderilir.
İmar planları alenidir. Bu aleniyeti sağlamak ilgili
idarelerin görevidir.
Belediye Başkanlığı ve mülki amirlikler, imar planının
tamamını veya bir kısmını kopyalar veya kitapçıklar haline getirip çoğaltarak
tespit edilecek ücret karşılığında isteyenlere verir.
İMAR PLANLARINDA BAKANLIĞIN YETKİSİ:
Madde 9 – Bakanlık
gerekli görülen hallerde, kamu yapıları ile ilgili imar planı ve
değişikliklerinin, umumi hayata müessir afetler dolayısıyla veya toplu konut
uygulaması veya Gecekondu Kanununun uygulanması amacıyla yapılması gereken
planların ve plan değişikliklerinin, birden fazla belediyeyi ilgilendiren
metropoliten imar planlarının veya içerisinden veya civarından demiryolu veya
karayolu geçen, hava meydanı bulunan veya havayolu veya denizyolu bağlantısı
bulunan yerlerdeki imar ve yerleşme planlarının tamamını veya bir kısmını,
ilgili belediyelere veya diğer idarelere bu yolda bilgi vererek ve gerektiğinde
işbirliği sağlayarak yapmaya, yaptırmaya, değiştirmeye ve re'sen onaylamaya yetkilidir.
(Ek fıkra: 24.11.1994–4046/41 md.) Belediye
hudutları ve mücavir alanlar içerisinde bulunan ve özelleştirme programına
alınmış kuruluşlara ait arsa ve arazilerin, ilgili kuruluşlardan gerekli görüş,
(Belediye) alınarak Çevre İmar bütünlüğünü bozmayacak (Ek ibare:
03.04.1997 – 4232/4 md.) imar tadilatları
ve mevzi imar planlarının ve buna uygun imar durumlarının Başbakanlık
Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanarak Özelleştirme Yüksek Kurulunca
onaylanmak suretiyle yürürlüğe girer ve ilgili Belediyeler bu arsa ve
arazilerin imar fonksiyonlarını 5 yıl değiştiremezler. (Ek ibare: 03.04.1997–4232/4 md.) ilgili
belediyeler görüşlerini on beş gün içinde bildirir.
Bir kamu hizmetinin görülmesi maksadı ile resmi bina
ve tesisler için imar planlarında yer ayrılması veya bu amaçla değişiklik
yapılması gerektiği takdirde, Bakanlık, valilik kanalı ile ilgili belediyeye
talimat verebilir veya gerekirse imar planının resmi bina ve tesislerle ilgili
kısmını re'sen yapar ve onaylar.
Bakanlık birden fazla belediyeyi ilgilendiren imar
planlarının hazırlanmasında, kabul ve onaylanması safhasında ortaya çıkabilecek
ihtilafları halleder, gerektiğinde re'sen onaylar.
(Ek fıkra: 20.06.1987 – 3394/7
md.; İptal: Anayasa Mahkemesi'nin 26/09/1991 tarih ve E. 1990/38, K. 1991/32
sayılı Kararı ile.)Kesinleşen planlar ilgili belediyelere ve valiliklere
tebliğ edilir. Bu planların uygulanması mecburidir.
Re'sen yapılan planlardaki değişiklikler de yukarıdaki
usullere tabidir.
(Ek fıkra: 03.07.2005–5398
S.K./19.mad) 4046 sayılı Kanun kapsamında gelir ortaklığı
modeli ve işin gereğine uygun sair hukuki tasarruflar yöntemine göre
özelleştirme işlemleri yapılan hizmet özelleştirilmesi niteliğindeki
yatırımların yapılacağı yerlerde hazırlanan veya hazırlattırılan plânları,
Özelleştirme İdaresince değerlendirilmek ve sözleşmeye uygunluğu konusundaki
görüşü de alınmak kaydı ile imar mevzuatındaki kısıtlamalara tâbi olmaksızın
re'sen onaylamaya Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yetkili olup, her türlü
ruhsatı ilgili belediye en geç iki ay içinde verir.
İMAR PROGRAMLARI, KAMULAŞTIRMA VE
KISITLILIK HALİ
Madde 10 – Belediyeler;
imar planlarının yürürlüğe girmesinden en geç 3 ay içinde, bu planı tatbik
etmek üzere 5 yıllık imar programlarını hazırlarlar. Beş yıllık imar
programlarının görüşülmesi sırasında ilgili yatırımcı kamu kuruluşlarının
temsilcileri görüşleri esas alınmak üzere Meclis toplantısına katılır. Bu
programlar, belediye meclisinde kabul edildikten sonra kesinleşir. Bu program
içinde bulunan kamu kuruluşlarına tahsis edilen alanlar, ilgili kamu
kuruluşlarına bildirilir. Beş yıllık imar programları sınırları içinde kalan
alanlardaki kamu hizmet tesislerine tahsis edilmiş olan yerleri ilgili kamu
kuruluşları, bu program süresi içinde kamulaştırırlar. Bu amaçla gerekli
ödenek, kamu kuruluşlarının yıllık bütçelerine konulur.
İmar programlarında, umumi hizmetlere ayrılan yerler
ile özel kanunları gereğince kısıtlama konulan gayrimenkuller
kamulaştırılıncaya veya umumi hizmetlerle ilgili projeler gerçekleştirilinceye
kadar bu yerlerle ilgili olarak diğer kanunlarla verilen haklar devam eder.
KAMUYA AİT GAYRİMENKULLER
Madde 11 – İmar
planlarında; meydan, yol, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve
terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan Vakıflar Genel
Müdürlüğüne ait gayrimenkuller ile askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri
ile ülke güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerine ait
harekat ve savunma amaçlı yerler hariç Hazine ve özel idareye ait arazi ve
arsalar belediye veya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayı
ile belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeye; belediye ve mücavir
alan hudutları dışında özel idareye bedelsiz terk edilir ve tapu kaydı terkin
edilir. Ancak, bu yerlerin üzerinde bina bulunduğu takdirde, arsası hariç
yalnız binanın halihazır kıymeti için takdir edilecek bedel ödenir. Bedeli ve
ödeme şekli taraflarca tespit olunur.
Bu suretle mal edilen arazi ve arsalar belediye veya
özel idare tarafından satılamaz ve başka bir maksat için kullanılamaz. Bu
hususta tapu kütüğünün beyanlar hanesine gerekli şerh konur.
Bu yerlerin kullanılış şekli, yeni bir imar planıyla
değiştirilip özel mülkiyete konu olabilecek hale getirildiği takdirde, bu
yerler devir alınan idareye belediye veya özel idarece aynı usulle iade edilir.
Buna aykırı davranışı sabit olan ilgililer şahsen sorumludur. Bu terkinler
hiçbir şekilde resim, harç ve vergiye tabi değildir.
(Değişik fıkra: 25.02.1998–4342/35
md.) Hazırlanan imar planı sınırları içindeki
kadastral yollar ile meydanlar, imar planının onayı ile bu vasıflarını
kendiliğinden kaybederek, onaylanmış imar planı kararı ile getirilen kullanma
amacına konu ve tabi olurlar.
CEPHE HATTI
Madde 12 – İmar
planlarında gösterilen cephe hattından önde bina yapılamaz. Herhangi bir
arsanın cephe hattının gerisinde kalan kısmı, plan ve yönetmelik esaslarına
uygun bina inşaatına yetmiyorsa, beş yıllık imar programı içinde olup
olmadığına göre, 10 uncu maddede belirtilen müddetler içerisinde 18 inci madde
hükümleri tatbik edilmediği veya başka bir şekilde halline imkan bulunmadığı
takdirde mal sahibinin yazılı müracaatı üzerine, bu arsanın tamamı ilgili
idarelerce kamulaştırılır.
İMAR PLANLARINDA UMUMİ HİZMETLERE AYRILAN
YERLER:
Madde 13 – (İptal
fıkra: Anayasa Mahkemesinin 29.12.1999 tarih ve E. 99/33, K. 99/51 sayılı
kararı ile. R.G.: 29.06.2000–24094)
İmar programına alınan alanlarda kamulaştırma
yapılıncaya kadar emlak vergisi ödenmesi durdurulur. Kamulaştırmanın yapılması
halinde durdurma tarihi ile kamulaştırma tarihi arasında tahakkuk edecek olan
emlak vergisi, kamulaştırmayı yapan idare tarafından ödenir. Birinci fıkrada
yazılı yerlerin kamulaştırma yapılmadan önce plan değişikliği ile
kamulaştırmayı gerektirmeyen bir maksada ayrılması halinde ise durdurma
tarihinden itibaren geçen sürenin emlak vergisini mal sahibi öder.
(İptal fıkra: Anayasa Mahkemesinin
29.12.1999 tarih ve E. 99/33, K. 99/51 sayılı kararı ile. R.G.:
29/06/2000 – 24094)
Onaylanmış imar planlarında, birinci fıkrada yazılı
yerlerdeki arsa ve arazilerin, bu Kanunda öngörülen düzenleme ortaklık payı
oranı üzerindeki miktarlarının mal sahiplerince ilgili idarelere bedelsiz
olarak terk edilmesi halinde bu terk işlemlerinden ayrıca emlak alım ve satım
vergisi alınmaz.
İRTİFAK HAKLARI
Madde 14 – Belediye veya
valilikler, imar planlarının uygulanması sırasında, bir gayrimenkulün tamamını
kamulaştırmadan o yerin muayyen saha, yükseklikte ve derinliğindeki kısmı
üzerinde kamu yararı amacıyla irtifak hakkı tesis edebilir.
Belediyeler veya valilikler, mümkün olan yer ve
hallerde mal sahibinin muvafakatiyle, bedelsiz irtifak hakkı verme karşılığında,
bedelsiz irtifak hakkı tesis edebilir.
ÜÇÜNCÜ
BÖLÜM
İFRAZ VE
TEVHİD İŞLERİ
İFRAZ VE TEVHİD
Madde 15 – İmar
planlarına göre yol, meydan, yeşil saha, park ve otopark gibi umumi hizmetlere
ayrılan yerlere rastlayan gayrimenkullerin bu kısımlarının ifrazına veya
tevhidine izin verilmez.
İmar parselasyon planı tamamlanmış olan yerlerde
yapılacak ifraz veya tevhidin bu planlara uygun olması şarttır.
İmar planlarında parsel cepheleri tayin edilmeyen
yerlerde yapılacak ifrazların, asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri
yönetmelikte belirtilen esaslara göre tespit edilir.
İmar planı dışında kalan alanlarda yönetmeliklerinde
tayin edilecek miktarlardan küçük ifrazlara izin verilmez.
TESCİL VE ŞÜYUUN İZALESİ
Madde 16 – Belediye
ve mücavir alan hudutları içindeki gayrimenkullerin re'sen veya müracaat
üzerine tevhid veya ifrazı, bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu
hakların terkini, bu Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygunluğu belediye
encümenleri veya il idare kurullarınca onaylanır.
Onaylama işlemi, müracaatın belediyelere veya
valiliklere intikalinden itibaren en geç 30 gün içinde sonuçlandırılır ve
tescil veya terkini için 15 gün içinde tapuya bildirilir.
Tapu dairesi, tescil veya terkin işlemini bir ay
içinde sonuçlandırmak zorundadır.
Bu Kanun hükümlerine göre şüyulandırılan
gayrimenkullerin sahipleri ilgili idarenin tebliği tarihinden itibaren altı ay
içinde aralarında anlaşamadıkları veya şüyuun izalesi için, mahkemeye müracaat
edilmediği takdirde ilgili idare hissedarmış gibi, şüyuun izalesi davası
açabilir.
Tarafların rızası veya mahkeme kararı ile şüyuun
izalesi ve arazi taksimi de yukarıdaki hükümlere tabidir.
KAMULAŞTIRMADAN ARTA KALAN KISIMLAR:
Madde 17 – Belediye veya
valilik, kendi malı olan veya imar planlarının tatbiki sonucu kamulaştırmadan
artan parçalarla, istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl
olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları, bitişiğindeki
arsa veya bina sahibine bedel takdiri suretiyle satmak, gayrimenkul
sahiplerinin yola giden yerlerden dolayı tahakkuk eden istihkaklarını bedel
takdiri suretiyle değiştirmek ve komşu gayrimenkul sahibi takdir edilen bedelle
satın almaktan imtina ederse, şüyulandırıp satmak suretiyle imar planına
uygunluğunu temin eder.
Bunlardan müstakil inşaata elverişli olanları, kamu
yararı için, belediye veya valilikçe yeri alınan şahısların muvafakatleri
halinde istihkaklarına karşılık olarak bedel takdiri ve icabında denklik temini
suretiyle değiştirmeye belediye ve valilik yetkilidir.
Ayrıca belediye veya valilikler ile şüyulu olan
müstakil inşaat yapmaya müsait bulunan imar parsellerinde, belediye veya
valilikler, hisselerini parselin diğer hissedarlarına bedel takdiri suretiyle
satmaya, ilgililer satın almaktan imtina ederse, şüyuun izalesi suretiyle
sattırmaya yetkilidir.
Bu maddeye göre bedel takdirleri ve bu bedellere
itiraz şekilleri 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre yapılır.
ARAZİ VE ARSA DÜZENLEMESİ:
Madde 18 – İmar hududu
içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak
sahiplerinin muvafakati aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu
kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları
yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya
kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re'sen tescil
işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen yerler belediye ve
mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır.
(Değişik fıkra: 03.12.2003–5006 S.K./1.
md.) Belediyeler veya valiliklerce düzenlemeye tabi
tutulan arazi ve arsaların dağıtımı sırasında bunların yüzölçümlerinden yeteri
kadar saha, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında
"düzenleme ortaklık payı" olarak düşülebilir. Ancak, bu maddeye göre
alınacak düzenleme ortaklık payları, düzenlemeye tabi tutulan arazi ve
arsaların düzenlemeden önceki yüzölçümlerinin yüzde kırkını geçemez.
(Değişik fıkra: 03.12.2003–5006 S.K./1.
md.) Düzenleme ortaklık payları, düzenlemeye tabi
tutulan yerlerin ihtiyacı olan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı
ilk ve ortaöğretim kurumları, yol, meydan, park, otopark, çocuk
bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve
karakol gibi umumi hizmetlerden ve bu hizmetlerle ilgili tesislerden başka
maksatlarla kullanılamaz.
Düzenleme ortaklık paylarının toplamı, yukarıdaki
fıkrada sözü geçen umumi hizmetler için, yeniden ayrılması gereken yerlerin
alanları toplamından az olduğu takdirde, eksik kalan miktar belediye veya
valilikçe kamulaştırma yolu ile tamamlanır.
Herhangi bir parselden bir miktar sahanın
kamulaştırılmasının gerekmesi halinde düzenleme ortaklık payı, kamulaştırmadan
arta kalan saha üzerinden ayrılır.
Bu fıkra hükümlerine göre, herhangi bir parselden bir
defadan fazla düzenleme ortaklık payı alınmaz. Ancak, bu hüküm o parselde imar
planı ile yeniden bir düzenleme yapılmasına mani teşkil etmez.
Bu düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların
düzenleme ortaklık payı alınanlarından, bu düzenleme sebebiyle ayrıca
değerlendirme resmi alınmaz.
Üzerinde bina bulunan hisseli parsellerde, şüyulanma
sadece zemine ait olup, şüyuun giderilmesinde bina bedeli ayrıca dikkate
alınır.
Düzenleme sırasında, plan ve mevzuata göre
muhafazasında mahzur bulunmayan bir yapı, ancak bir imar parseli içinde
bırakılabilir. Tamamının veya bir kısmının plan ve mevzuat hükümlerine göre
muhafazası mümkün görülemeyen yapılar ise, birden fazla imar parseline de
rastlayabilir. Hisseli bir veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların
bedelleri, ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmedikçe ve aralarında
başka bir anlaşma temin edilmedikçe veya şüyuu giderilmedikçe bu yapıların eski
sahipleri tarafından kullanılmasına devam olunur.
Bu maddede belirtilen kamu hizmetlerine ayrılan
yerlere rastlayan yapılar, belediye veya valilikçe kamulaştırılmadıkça
yıktırılamaz.
Düzenlenmiş arsalarda bulunan yapılara, ilgili parsel
sahiplerinin muvafakatleri olmadığı veya plan ve mevzuat hükümlerine göre
mahzur bulunduğu takdirde, küçük ölçüdeki zaruri tamirler dışında ilave, değişiklik
ve esaslı tamir izni verilemez. Düzenlemeye tabi tutulması gerektiği halde, bu
madde hükümlerinin tatbiki mümkün olmayan hallerde imar planı ve yönetmelik
hükümlerine göre müstakil inşaata elverişli olan kadastral parsellere plana
göre inşaat ruhsatı verilebilir.
Bu maddenin tatbikinde belediye veya valilik,
ödeyecekleri kamulaştırma bedeli yerine ilgililerin muvafakati halinde
kamulaştırılması gereken yerlerine karşılık, plan ve mevzuat hükümlerine göre
yapı yapılması mümkün olan belediye veya valiliğe ait sahalardan yer
verebilirler.
Veraset yolu ile intikal eden, bu Kanun hükümlerine
göre şüyulandırılan Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve hayvancılık,
turizm, sanayi ve depolama amacı için yapılan hisselendirmeler ile cebri icra
yolu ile satılanlar hariç imar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma
amacıyla arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planları, satış
vaadi sözleşmeleri yapılamaz.
PARSELASYON PLANLARININ HAZIRLANMASI VE
TESCİLİ:
Madde 19 – İmar
planlarına göre parselasyon planları yapılıp, belediye ve mücavir alan içinde
belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe
girer. Bu planlar bir ay müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca mutat
vasıtalarla duyurulur. Bu sürenin sonunda kesinleşir. Tashih edilecek planlar
hakkında da bu hüküm uygulanır.
Kesinleşen parselasyon planları tescil edilmek üzere
tapu dairesine gönderilir. Bu daireler ilgililerin muvafakatı aranmaksızın,
sicilleri planlara göre re'sen tanzim ve tesis ederler.
Bir parsel üzerinde birden fazla bina ve
tesislerin yapımı gerektiğinde (Kooperatif evleri, siteler,
toplu konut inşaatı gibi) imar parselasyon planları ifraza
gerek kalmadan bu ihtiyacı karşılayacak şekilde düzenlenir veya değiştirilir ve
burada, talep halinde, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümleri uygulanır.
DÖRDÜNCÜ
BÖLÜM
YAPI VE
YAPI İLE İLGİLİ ESASLAR
YAPI
Madde 20 – Yapı:
a) Kuruluş veya kişilerce kendilerine
ait tapusu bulunan arazi, arsa veya parsellerde,
b) Kuruluş veya kişilerce, kendisine
ait tapusu bulunmamakla beraber kamu kurum ve kuruluşlarının vermiş oldukları
tahsis veya irtifak hakkı tesis belgeleri ile,
İmar planı, yönetmelik, ruhsat ve eklerine uygun
olarak yapılabilir.
YAPI RUHSATİYESİ
Madde 21 – Bu Kanunun
kapsamına giren bütün yapılar için 26 ncı maddede belirtilen istisna dışında
belediye veya valiliklerden (....) yapı ruhsatiyesi alınması mecburidir.
Ruhsat alınmış yapılarda herhangi bir değişiklik
yapılması da yeniden ruhsat alınmasına bağlıdır. Bu durumda; bağımsız
bölümlerin brüt alanı artmıyorsa ve nitelik değişmiyorsa ruhsat, hiçbir vergi,
resim ve harca tabi olmaz.
Ancak; derz, iç ve dış sıva, boya, badana, oluk, dere,
doğrama, döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik ve sıhhi tesisat tamirleri ile
çatı onarımı ve kiremit aktarılması ve yönetmeliğe uygun olarak mahallin
hususiyetine göre belediyelerce hazırlanacak imar yönetmeliklerinde
belirtilecek taşıyıcı unsuru etkilemeyen diğer tadilatlar ve tamiratlar ruhsata
tabi değildir.
Belediyeler veya valilikler mahallin ve çevrenin
özelliklerine göre yapılar arasında uyum sağlamak, güzel bir görünüm elde etmek
amacıyla dış cephe boya ve kaplamaları ile çatının malzemesini ve rengini tayin
etmeye yetkilidir. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce yapılmış olan yapılar
da bu hükme tabidir.
RUHSAT ALMA ŞARTLARI
Madde 22 – Yapı
ruhsatiyesi almak için belediye, valilik (....) bürolarına yapı sahipleri veya
kanuni vekillerince dilekçe ile müracaat edilir. Dilekçeye sadece tapu (istisnai hallerde tapu senedi yerine geçecek belge), mimari
proje, statik proje, elektrik ve tesisat projeleri, resim ve hesapları, röperli
veya yoksa, ebatlı kroki eklenmesi gereklidir.
Belediyeler veya valiliklerce (....) ruhsat ve ekleri
incelenerek eksik ve yanlış bulunmuyorsa müracaat tarihinden itibaren en geç
otuz gün içinde yapı ruhsatiyesi verilir.
Eksik veya yanlış olduğu takdirde; müracaat tarihinden
itibaren onbeş gün içinde müracaatçıya ilgili bütün eksik ve yanlışları yazı
ile bildirilir. Eksik ve yanlışlar giderildikten sonra yapılacak müracaattan
itibaren en geç onbeş gün içinde yapı ruhsatiyesi verilir.
GELİŞTİRME ALANLARINDA YAPI RUHSATI
Madde 23 – İskan
hudutları içinde olup da, imar planında beldenin inkişafına ayrılmış bulunan
sahalarda her ne şekilde olursa olsun, yapı izni verilebilmesi için;
a) Bu sahaların imar planı esaslarına
ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak parselasyon planlarının belediye
encümeni veya il idare kurulunca tasdik edilmiş bulunması,
b) Plana ve bulunduğu bölgenin
şartlarına göre yollarının, pis ve içme suyu şebekeleri gibi teknik alt
yapısının yapılmış olması,
Şarttır.
Ancak, bunlardan parselasyon planları tasdik edilmiş
olmakla beraber yolu, pis ve içme suyu şebekeleri gibi teknik alt yapısı henüz
yapılmamış olan yerlerde, ilgili idarenin izni halinde ve ilgili idarece
hazırlanacak projeye uygun olarak yaptıranlara veya parselleri hizasına
rastlayan ve yönetmelikte belirtildiği şekilde hissesine düşen teknik alt yapı
bedelini %25 peşin ödeyip geri kalan %75'ini alt yapı hizmetinin ilgili
idaresince tamamlanacağı tarihten en geç altı ay içinde ödemeyi taahhüt
edenlere de yapı ruhsatı verilir. Kanalizasyon tesisinin yapı bitirilip
kullanılmaya başlanacağı tarihe kadar yapılmaması halinde, fosseptik veya
benzeri geçici bir tesis yaptırılması yoluna gidilir. Bu yapılmadığı takdirde
yapıya kullanma izni verilemez. Ana tesis yapıldığında yapı sahibi veya
sahipleri lağım ayaklarını bu tesise bağlamaya mecburdurlar.
Toplu mesken alanlarında, ilgili şahıs veya kurumlarca
ilgili idarenin izni ile bütünü inşa ve ikmal edilen teknik altyapının iki
tarafındaki diğer parsellerin sahiplerinden, kendi parsellerine isabet eden
bedel alınmadıkça, kendilerine yapı ruhsatı verilmez.
Toplu mesken alanlarında altyapı tesisleri
belediyelerce onaylı projesine göre ilgili şahıs veya kurumlarınca yapılmışsa
belediyece altyapı hizmetleri nedeniyle hiçbir bedel alınmaz.
Alınan bu paralar teknik altyapıyı yaptıranlara veya
bu meblağı önceden ilgili idareye ödeyenlere aynen geri verilir.
Şu kadar ki, bir yolun iki tarafındaki parsel
sahipleri bahis konusu yol bedellerini ve bir kanalizasyon şebekesinden
istifade eden veya etmesi gereken parsel sahipleri teknik altyapı bedellerini
ilgili idareye vermedikçe ilgili idarenin bu tesisleri inşa ve ikmali
mecburiyeti yoktur.
Mevcut binalarda esaslı değişiklikler ve ilaveler
yapılması da bu madde hükümlerine bağlı olmakla beraber, bunların tamirleri
için yukarıdaki şartlar aranmaz.
Bu maddenin tatbikinde 6183 Sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri tatbik olunur. Tatbikatla ilgili diğer
hususlar imar yönetmeliğinde belirtilir.
İmar planları ilke kararları ile yoğunluk ve yapı
düzeninde düzeltme ve yenileme getirilen yerleşik alanlardaki uygulamada mevcut
şehirsel teknik ve sosyal altyapının tevsii ya da yenilenmesi gereken
durumlarda, şehirsel hizmetlerin yerine getirilmesi ile ilgili olarak
kanunlarda belirtilen katılma payları bu hizmetlerden yararlanacak arsa, yapı
ya da bina sahiplerinden usulünce alınır.
İmar planlarında meskün saha olarak belirtilen
yerlerde ise, gayrimenkul sahiplerince pis su mecralarının, yapının bulunduğu
sokaktaki lağım şebekesine veya varsa umumi fosseptiğe bağlanması, lağım
şebekesi veya umumi fosseptik olmayan yerlerde mahalli ihtiyaç ve vesaite göre
ilgili idarece verilecek esaslar dahilinde gayrimenkulün içinde, lüzumlu
tesisatın yapılması mecburidir. Bu bağlantılar mal sahibi tarafından ilgili
idarece yapılacak tebligatla verilecek müddet zarfında yaptırılmadığı takdirde
ilgili idare tarafından yıktırılır.
YEMİNLİ SERBEST MİMARLIK VE MÜHENDİSLİK
BÜROLARININ KURULUŞU, YETKİ ALANLARI VE SORUMLULUKLARI
Madde 24 – (İptal: Anayasa Mahkemesi'nin 11/12/1986 tarih ve E. 1985/11, K.
1986/29 sayılı kararı ile.)
YEMİNLİ SERBEST MİMARLIK VE MÜHENDİSLİK
BÜROLARININ SINIFLANDIRILMASI
Madde 25 – (İptal:
Anayasa Mahkemesi'nin 11/12/1986 tarih ve E. 1985/11, K. 1986/29 sayılı Kararı
ile.)
KAMUYA AİT YAPI VE TESİSLER İLE SANAYİ
TESİSLERİNDE RUHSAT
Madde 26 – Kamu kurum ve
kuruluşlarınca yapılacak veya yaptırılacak yapılara, imar planlarında o maksada
tahsis edilmiş olmak, plan ve mevzuata aykırı olmamak üzere mimari, statik,
tesisat ve her türlü fenni mesuliyeti bu kamu kurum ve kuruluşlarınca
üstlenilmesi ve mülkiyetin belgelenmesi kaydıyla avan projeye göre ruhsat
verilir.
Devletin güvenlik ve emniyeti ile Türk Silahlı
Kuvvetlerinin harekat ve savunması bakımından gizlilik arz eden yapılara;
belediyeden alınan imar durumuna, kat nizamı, cephe hattı, inşaat derinliği ve
toplam inşaat metrekaresine uyularak projelerinin kurumlarınca tasdik edildiği,
statik ve tesisat sorumluluğunun kurumlarına ait olduğunun ilgili belediyesine
veya valiliklere yazı ile bildirdiği takdirde, 22 nci maddede sayılan belgeler
aranmadan yapı ruhsatı verilir.
(Üçüncü fıkra iptal: Anayasa Mahkemesi'nin
11/12/1986 tarih ve E. 1985/11, K. 1986/29 sayılı Kararı ile.)
KÖYLERDE YAPILACAK YAPILAR VE UYULACAK
ESASLAR
MADDE 27 – (Değişik: 648 sayılı KHK.
– RG: 17 Ağustos 2011) Belediye ve mücavir alanlar dışında
köylerin köy yerleşik alanlarında, civarında ve mezralarda yapılacak konut,
entegre tesis niteliğinde olmayan ve imar planı gerektirmeyen tarım ve
hayvancılık amaçlı yapılar ile köyde oturanların ihtiyaçlarını karşılayacak
bakkal, manav, berber, köy fırını, köy kahvesi, köy lokantası, tanıtım ve
teşhir büfeleri ve köy halkı tarafından kurulan ve işletilen kooperatiflerin
işletme binası gibi yapılar için yapı ruhsatı aranmaz. Ancak etüt ve
projelerinin valilikçe incelenmesi, muhtarlıktan yazılı izin alınması ve bu
yapıların yöresel doku ve mimari özelliklere, fen, sanat ve sağlık kurallarına
uygun olması zorunludur. Etüt ve projelerin sorumluluğu müellifi olan mimar ve
mühendislere aittir. Bu yapılar valilikçe ulusal adres bilgi sistemine ve
kadastro planlarına işlenir. Köy yerleşik alan sınırları dışında kalan ve
entegre tesis niteliğinde olmayan ve imar planı gerektirmeyen tarım ve
hayvancılık amaçlı yapıların yapı ruhsatı alınarak inşa edilmesi zorunludur.
Tarım ve hayvancılık amaçlı yapıların denetimine yönelik fenni mesuliyet 28
inci madde hükümlerine göre mimar ve mühendislerce üstlenilir.
Onaylı üst kademe planlarda aksine hüküm bulunmadığı
hallerde köy yerleşik alan sınırları içinde, jeolojik açıdan üzerinde yapı
yapılmasında sakınca bulunan alanlar ile köyün ana yolları ve genişlikleri,
hâlihazır harita veya kadastro paftaları üzerinde il özel idarelerince
belirlenir. Belirlenen yollar, ifraz ve tevhit suretiyle uygulama imar planı
kararı aranmaksızın kamu yararı kararı alınarak oluşturulur.
Köy yerleşik alan sınırı içerisinde, 3/7/2005 tarihli
ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümleri uygulanmaz.
Köy yerleşik alan sınırlarının parselleri bölmesi
durumunda yerleşik alan sınırı 5403 sayılı Kanun hükümlerine tabi olmaksızın
ifraz hattı olarak kabul edilir.
İl çevre düzeni planında açıkça belirtilmediği
takdirde, ihtiyaç duyulması halinde, köyün gelişme potansiyeli ve gelişme
düzeyi de dikkate alınarak köy yerleşik alan sınırları ve özel kanunlara
ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu alanlarda yapılaşma kararı ve ifraz
şartları belediye sınırı il sınırı olan yerlerde büyükşehir belediye meclisi, diğer
yerlerde il genel meclisi kararı ile belirlenir. Tespitler kadastro paftasına
işlenerek tapu sicilinde belirtilir. İhtiyaç duyulması halinde mevcut köy
yerleşik alan sınırları il genel meclislerince yeniden belirlenebilir.
İmar planı olmayan köy yerleşik alanı sınırları
içerisinde köyün ihtiyacına yönelik olarak ilk ve orta öğretim tesisi, ibadet
yeri, sağlık tesisi, güvenlik tesisi gibi yapılar için imar planı şartı
aranmaz. Ancak yer seçimi, valilikçe oluşturulan bir komisyonca hâlihazır
harita veya kadastro paftaları üzerinde kesin sınırları ile belirlenir. Bu yapı
ve tesislere uygulama projelerine göre ilgili yatırımcı kamu kurum ve kuruluşu
adına yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni verilir.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin hususlar Bakanlıkça
hazırlanan yönetmelikle belirlenir.”
MÜELLİF, FENNİ MESULİYET, ŞANTİYE ŞEFLİĞİ,
YAPI MÜTEAHHİTLİĞİ VE KAYITLAR
MADDE 28 – (Değişik;
09.12.2009 tarihli ve 5940 sayılı Kanun md:1, RG:
17.12.2009/27435) Bu Kanun kapsamındaki mimarlık, mühendislik ve planlama
hizmetine ilişkin harita, plan, etüt, proje ve eklerinin düzenlenmesi ve
bunların yerine getirilmesinin; uygulamada bulunulacak alanın, yerleşme
merkezinin ve yapının sınıfına, özelliğine ve büyüklük derecesine göre,
uzmanlık alanlarına uygun olarak 38 inci maddede belirtilen meslek mensuplarına
yaptırılması mecburidir. Müellifler ve uygulamada bulunan meslek mensupları,
işlerini bu Kanuna ve ilgili diğer mevzuata uygun olarak gerçekleştirmekten
sorumludur.
Yapıda inşaat ve tesisat işleri ile kullanılan
malzemelerin kamu adına denetimine ilişkin fenni mesuliyet, ruhsat eki etüt ve
projelerin gerektirdiği uzmanlığı haiz meslek mensupları tarafından ayrı ayrı
üstlenilmek zorundadır. Fenni mesul mimar ve mühendisler uzmanlık alanlarına
göre; yapının, tesisatı ve malzemeleri ile birlikte, bu Kanuna, ilgili diğer
mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere,
standartlara ve teknik şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetlemekle
görevlidir. Yapı sahibine ve idareye karşı sorumlu olan fenni mesuller,
uzmanlık alanına uygun olarak yapıda yetki belgesi olmayan usta çalıştırılması
veya şantiye şefi bulundurulmaksızın yapım işinin sürdürülmesi veya yapının
mevzuata aykırı yapılması veya istifaları halinde, bu durumları altı iş günü
içinde ilgili idareye yazılı olarak bildirmek zorundadır. Aksi takdirde, fenni
mesuller kanuni mesuliyetten kurtulamaz. Bildirim üzerine, en geç üç iş günü
içinde 32 nci maddeye göre işlem yapılır.
Fenni mesulün istifası veya ölümü halinde, başka bir
meslek mensubu fenni mesuliyeti üstlenmedikçe yapının devamına izin verilmez.
Fenni mesulün istifası halinde, istifa tarihinden önce yapılan işlere dair
sorumluluğu devam eder. Yeni atanan fenni mesul, daha önce yapılan işlerin
denetlenmesinden ve eksiklik ve hata var ise giderilmesini sağlamaktan ve
bildirimde bulunmaktan da sorumludur. Tespit edilen bu eksiklik ve hatalar
giderilmedikçe inşaatın devamına izin verilmez.
Fenni mesuller, Bakanlık tarafından çıkarılan
yönetmelikte belirlenen sınıf, özellik ve büyüklüğe sahip bulunan yapıların
denetimi faaliyetine yardımcı olmak üzere, 38 inci maddeye göre uygun nitelikte
ve sayıda fen adamı istihdam etmek mecburiyetindedir.
Fenni mesuller, uzmanlık alanlarına göre yapım
işlerinin denetimine ilişkin ayrıntılı bütün belgeler ile mimarlık ve
mühendislik hizmetleri raporunu idareye vermek ve yapı kullanma izin belgesini
imzalamak mecburiyetindedir. Yapıya ilişkin bilgiler, ilgili idarece, etüt ve
proje müelliflerinin, fenni mesullerin, yapı müteahhitlerinin ve şantiye şefi
mimar veya mühendisin üyesi bulunduğu meslek odasına, üyelik kayıtlarına
işlenmek üzere bildirilir.
Fenni mesuller, mesuliyet üstlendikleri yapı ile
alakalı olarak yapı müteahhitliği, şantiye şefliği, taşeronluk ve malzeme
satıcılığı yapamaz. Yapı sahibi, yapısının fenni mesuliyetini üstlenemez.
27 nci madde kapsamındaki yapılar ile entegre tesis
niteliğinde olmayan ruhsata tabi tarım ve hayvancılık yapılarına ait 22 nci
maddede yer alan etüt ve projeler, il özel idarelerince veya Bakanlığın taşra
teşkilatınca hazırlanabilir. Bu tarım ve hayvancılık yapılarına dair fenni
mesuliyet, il özel idaresinin veya Bakanlığın taşra teşkilatının mimar ve
mühendisleri tarafından üstlenilebilir.
Yapı müteahhidi ve şantiye şefi; yapıyı, tesisatı ve
malzemeleriyle birlikte bu Kanuna, ilgili diğer mevzuata, uygulama imar
planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara ve teknik
şartnamelere uygun olarak inşa etmek, neden olduğu mevzuata aykırılığı gidermek
mecburiyetindedir. Yapı müteahhidi ve şantiye şefi, ilgili fenni mesullerin
denetimi olmaksızın inşaat ve tesisatlarına ilişkin yapım işlerini sürdüremez,
inşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan usta çalıştıramaz.
Bakanlıktan veya Bakanlıkça yetkilendirilmiş idareden
yetki belgesi almaksızın, inşaat ve tesisat dahil yapım işlerinin müteahhitliği
üstlenilemez. Yetki belgeleri geçici veya daimi olarak düzenlenebilir. Gerçek
kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine yapı inşa eden müteahhitlerin
kayıtları, her yapı için ayrı ayrı tutulur. Bu kayıtların birer nüshası, ilgili
yapı müteahhidinin yetki belgelendirmesi işlemlerinde değerlendirilmek üzere
Bakanlığa gönderilir. Müteahhitlere yetki belgesi verilmesi işlemleri, bu
kayıtlar da değerlendirilerek Bakanlıkça yürütülür.
Fenni mesullerce denetime ilişkin mimarlık ve
mühendislik raporları hazırlanan, yapı sahibi, fenni mesuller ve ilgili idare
elemanlarının birlikte düzenlediği tespit tutanağı ile tamamlandığı belirlenen,
ancak, yapı müteahhidinin yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta primi
borçlarının ve diğer sorumluluklarının gereğinin yerine getirilmemesi sebebiyle
yapı kullanma izin belgesi verilmesi işlemleri tamamlanamayan yapılar için,
yapının müteahhidi olmayan yapı sahibinin talebi üzerine, ilgili idarece durum
tespit edilerek yapı kullanma izin belgesi verilir. Bu belgenin bir örneği,
ilgili kurumlara ve ilgililerin kayıtlarına işlenmek ve değerlendirilmek üzere
ilgili meslek odalarına ve Bakanlığa gönderilir.
Yapı sahibi, ruhsat süresi dolmamış olan
bir yapının etüt ve proje müellifliği, yapı müteahhitliği ve şantiye şefliği
görevlerinden herhangi birini üstlenmemiş ise bütün sorumluluk, ilgisine göre
etüt ve proje müelliflerine, yapı müteahhidine, şantiye şefine ve ilgili fenni
mesullere aittir.”
RUHSAT MÜDDETİ
Madde 29 – Yapıya
başlama müddeti ruhsat tarihinden itibaren iki yıldır. Bu müddet zarfında
yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp da her ne sebeple olursa olsun,
başlama müddetiyle birlikte beş yıl içinde bitirilmediği takdirde verilen
ruhsat hükümsüz sayılır. Bu durumda yeniden ruhsat alınması mecburidir.
Başlanmış inşaatlarda müktesep haklar saklıdır.
Ruhsat yenilenmesi ve plan tadili sırasında ayrıca
harç alınmaz. Ancak inşaat sahasında artış, bağımsız bölümlerin brüt alanında
veya niteliğinde değişme olması halinde yeniden hesaplanacak harçtan evvelce
ödenen harç tutarı, tenzil edilir. Yeni durumda hesaplanan harç tutarında
azalma olması halinde iade yapılmaz. Diğer kanunlardaki muafiyet hükümleri
saklıdır.
Ruhsat ve eklerinin yapı yerinde bulundurulması
mecburidir.
YAPI KULLANMA İZNİ
Madde 30 – Yapı
tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları
tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi için inşaat ruhsatını
veren belediye, valilik (...) bürolarından; 27 nci maddeye göre ruhsata tabi
olmayan yapıların tamamen veya kısmen kullanılabilmesi için ise ilgili belediye
ve valilikten izin alınması mecburidir. Mal sahibinin müracaatı üzerine,
yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımından
mahzur görülmediğinin tespiti gerekir.
Belediyeler, valilikler (...) mal sahiplerinin
müracaatlarını en geç otuz gün içinde neticelendirmek mecburiyetindedir. Aksi
halde bu müddetin sonunda yapının tamamının veya biten kısmının kullanılmasına
izin verilmiş sayılır. (...)
Bu maddeye göre verilen izin yapı sahibini kanuna,
ruhsat ve eklerine riayetsizlikten doğacak mesuliyetten kurtarmayacağı gibi her
türlü vergi, resim ve harç ödeme mükellefiyetinden de kurtarmaz.
KULLANMA İZNİ ALINMAMIŞ YAPILAR
Madde 31 – İnşaatın
bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Kullanma izni verilmeyen ve
alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon
hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılmazlar. Ancak, kullanma izni alan
bağımsız bölümler bu hizmetlerden istifade ettirilir.
RUHSATSIZ VEYA RUHSAT VE EKLERİNE AYKIRI
OLARAK BAŞLANAN YAPILAR
Madde 32 – Bu Kanun
hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan
yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığı ilgili idarece
tespiti, fenni mesulce (...) tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu
duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat
durumu tespit edilir. Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur.
Durdurma, yapı tatil zaptının yapı yerine asılmasıyla
yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılır. Bu tebligatın bir nüshası da muhtara
bırakılır.
Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibi,
yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya
valilikten mühürün kaldırılmasını ister.
Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın
giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu,
inceleme sonunda anlaşılırsa, mühür, belediye veya valilikçe kaldırılır ve
inşaatın devamına izin verilir.
Aksi takdirde, ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı
veya ruhsatsız yapılan bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını
müteakip, belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil
edilir.
UMUMİ HİZMETLERE AYRILAN YERLERDE MUVAKKAT
YAPILAR
Madde 33 – İmar
planlarında bulunup da müracaat gününde beş yıllık imar programına dahil olmayan
yerlerde; plana göre kapanması gereken yol ve çıkmaz sokak üzerinde bulunan
veya 18 inci madde hükümleri tatbik olunmadan normal şartlarla yapı izni
verilmeyen veya 13 üncü maddede belirtilen hizmetlere ayrılmış olan ve
haklarında bu madde hükmünün tatbiki istenen parsellerde üzerinde yönetmelik
esaslarına uygun yapı yapılması mümkün olanlarında sahiplerinin istekleri
üzerine belediye encümeni veya il idare kurulu kararıyla imar planı tatbikatına
kadar muvakkat inşaat veya tesisata müsaade edilir ve buna dayanılarak usulüne
göre yapı izni verilir.
Bu gibi hallerde verilecek müddetin on yıl olması,
yapı izni verilmezden önce belediye encümeni veya il idare kurulu kararının gün
ve sayısının on yıllık müddet için muvakkat inşaat veya tesisat olduğunun, lüzumlu
ölçü ve şartlarla birlikte tapu kaydına şerh edilmesi gereklidir. Muvakkatlik
müddeti tapu kaydına şerh verildiği günden başlar.
Birinci fıkrada sözü geçen bir parselde, esasen
kullanılabilen bir bina varsa bu parsele yeniden inşaat ve ilaveler yapılmasına
izin verilmeyeceği gibi, birden fazla muvakkat yapıya izin verilen yerlerde
dahi bu yapıların ölçüleri toplamı yönetmelikte gösterilen miktarları geçemez.
Bu maddenin tatbikinde kadastral parsel de bir imar parseli gibi kabul olunur.
Plan tatbik olunurken, muvakkat inşaat veya tesisler
yıktırılırlar. On yıllık muvakkatlik müddeti dolduktan sonra veya on yıl
dolmadan yıktırılması veya kamulaştırılması halinde muvakkat bina ve tesislerin
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre takdir olunacak bedeli
sahibine ödenir.
İNŞAAT, TAMİRAT VE BAHÇE TANZİMİ İLE
İLGİLİ TEDBİRLER VE MÜKELLEFİYETLER
Madde 34 – İnşaat ve
tamiratın devamı ve bahçelerin tanzim ve ağaçlandırılması sırasında yolun ve
yaya kaldırımlarının, belediye veya valiliklere ve komşulara ait yerlerin işgal
edilmemesi ve buralardaki yeraltı ve yerüstü tesislerinin tahrip olunmaması ve
bunlara zarar verilmemesi, taşıt ve yayaların gidiş ve gelişinin
zorlaştırılmaması, yapı, yol sınırına üç metre ve daha az mesafede yapıldığı
takdirde her türlü tehlikeyi önleyecek şekilde yapı önünün tahta perde veya
münasip malzeme ile kapatılması ve geceleri aydınlatılması, mecburidir.
Yapı, yol kenarına yapıldığı takdirde ilgili idarece
takdir edilecek zaruri hallerde yaya kaldırımlarının bir kısmının işgaline
yayalar için uygun geçiş sağlamak ve yukarıdaki tedbirler alınmak şartıyla
müsaade olunabilir.
Bu gibi hallerde mülk sahibi veya inşaatı deruhte eden
kişi veya kuruluşun sahipleri gelip geçenlere zarar vermeyecek ve tehlikeyi
önleyecek tedbirleri alırlar.
Zemin katlarda, dükkan yapılmasına müsaade edilen
yapılarda, yaya kaldırımı ile aynı seviyedeki ön bahçeleri yayaya açık
bulundurulacak, yayaların can emniyetini tehlikeye düşürecek duvar ve manialar
yapılamaz.
Bu gibi yerlerde ve parsel hudutlarına merdiven
yapılması zaruri hallerde rıht yüksekliği 0,15 metreden fazla olamaz.
BİNA ÖN CEPHE HATTI İLE YOL ARASI VE TABİİ
ZEMİNİN KAZILMASI:
Madde 35 – Binaların
zemin seviyesi altında kat kazanmak maksadıyla, bina cephe hattından yola kadar
olan kısımda, zeminin kazılarak yaya kaldırımının seviyesinin altına
düşürülmesine müsaade edilmez.
Her ne sebeple olursa olsun evvelce ön bahçeleri yaya
kaldırımı seviyesinden 0.50 metreden daha aşağıda teşekkül etmiş bulunan
binalarla bu gibi arsaların sahipleri, gelip geçenlerin emniyetini temin etmek
üzere, yol kenarına yönetmelikle belirtilen veya civarın karakterine göre
ilgili idarece tespit edilen şekilde bahçe duvarı veya parmaklık yapmaya ve
gereken emniyet tedbirlerini almaya mecburdurlar.
KAPICI DAİRELERİ VE SIĞINAKLAR:
Madde 36 – Kapıcı
dairesi ve sığınak ayrılması mecburiyeti olan binalarda, bu dairelerin
yönetmelikte belirtilen şart ve ölçüleri havi bulunması lazımdır.
Kapıcı daireleri ana bina içinde olabileceği gibi,
nizamlara, fen ve sağlık şartlarına aykırı yapılmamak, brüt 40 metrekareyi
geçmemek şartı ile bahçenin herhangi bir yerinde veya müştemilat binaları
içerisinde de tertiplenebilir.
Bekçi, bahçıvan, kaloriferci gibi müstahdemin
ikametine yer ayrılması halinde bu yerlerde de aynı şartlar aranır. 29 ve 30
uncu maddelerdeki hükümler bu maddede sözü geçen daireler hakkında da
uygulanır.
Nerelerde ve hangi binalarda kapıcı dairesi ve sığınak
ayrılması gerektiği imar yönetmeliklerinde gösterilir.
OTOPARKLAR
Madde 37 – İmar
planlarının tanziminde planlanan beldenin ve bölgenin şartları ile müstakbel
ihtiyaçlar gözönünde tutularak lüzumlu otopark yerleri ayrılır.
Otopark ihtiyacı bulunan bina ve tesislere lüzumlu
otopark yeri tefrik edilmedikçe yapı izni, otopark tesis edilmedikçe de
kullanma izni verilmez.
Kullanma izni alındıktan sonra otopark yeri, plana ve
yönetmelik hükümlerine aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilemez. Bu fıkra
hükmüne aykırı hareket edildiği takdirde ilgili idarece yapılacak tebligat
üzerine en geç üç ay içerisinde bu aykırılık giderilir. Mülk sahibi tebligata
rağmen müddeti içerisinde gerekli düzeltmeyi yapmaz ise, belediye encümeni veya
il idare kurulu kararı ile bu hizmet ilgili idarece yapılır ve masrafı mal
sahibinden tahsil edilir.
BEŞİNCİ
BÖLÜM
ÇEŞİTLİ
HÜKÜMLER
HALİHAZIR HARİTALARIN, İMAR PLANLARININ VE
YAPI PROJELERİNİN HAZIRLANMASI VE UYGULANMASI
Madde 38 – Halihazır
harita ve imar planlarının hazırlanması ve bunların uygulanmasının fenni
mesuliyetini; uzmanlık, çalışma konuları ve ilgili kanunlarına göre,
mühendisler, mimarlar, şehir plancıları deruhte ederler.
(Değişik fıkra: 26/04/1989 – 3542/2 md.) Yapıların,
mimari, statik ve her türlü plan, proje, resim ve hesaplarının hazırlanmasını
ve bunların uygulanmasıyla ilgili fenni mesuliyetleri, uzmanlık konularına ve
ilgili kanunlarına göre mühendisler, mimarlar ile görev, yetki ve
sorumlulukları yönetmelikle düzenlenecek olan fen adamları deruhte ederler.
YIKILACAK DERECEDE TEHLİKELİ YAPILAR
Madde 39 – Bir
kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu belediye veya valilik
tarafından tespit edilen yapıların sahiplerine tehlike derecesine göre bunun
izalesi için belediye veya valilikçe on gün içinde tebligat yapılır. Yapı sahibinin
bulunmaması halinde binanın içindekilere tebligat yapılır. Onlar da bulunmazsa
tebligat varakası tebliğ yerine kaim olmak üzere tehlikeli yapıya asılır ve
keyfiyet muhtarla birlikte bir zabıtla tespit edilir.
Tebligatı müteakip süresi içinde yapı sahibi
tarafından tamir edilerek veya yıktırılarak tehlike ortadan kaldırılmazsa bu
işler belediye veya valilikçe yapılır ve masrafı %20 fazlası ile yapı
sahibinden tahsil edilir.
Alakalının fakruhali tevsik olunursa masraf belediye
veya valilikçe bütçesinden karşılanır. Tehlike durumu o yapı ve civarının
boşaltılmasını icabettiriyorsa mahkeme kararına lüzum kalmaksızın zabıta
marifetiyle derhal tahliye ettirilir.
KAMUNUN SELAMETİ İÇİN ALINMASI GEREKEN
TEDBİRLER
Madde 40 – Arsalarda,
evlerde ve sair yerlerde umumun sağlık ve selametini ihlal eden, şehircilik,
estetik veya trafik bakımından mahzurlu görülen enkaz veya birikintilerin,
gürültü ve duman tevlideden tesislerin hususi mecra, lağım, çukur, kuyu; mağara
ve benzerlerinin mahzurlarının giderilmesi ve bunların zuhuruna meydan
verilmemesi ilgililere tebliğ edilir.
Tebliğde belirtilen müddet içinde tebliğe riayet
edilmediği takdirde belediye veya valilikçe mahzur giderilir; masrafı %20
fazlasıyla arsa sahibinden alınır veya mahzur tevlit edenlerin faaliyeti durdurulur.
ARSALARIN YOLA BAKAN YÜZLERİ
Madde 41 – Belediyeler
veya valiliklerce belirli yollar üzerinde mahzurlu bina bulunan veya binasız
arsaların yola bakan yüzlerinin tayin edilen tarzda kapatılmasına karar vermeye
salahiyetlidir. Bu takdirde gayrimenkulün sahipleri, belediye veya valilikçe
verilen müddet içinde bu yerleri kapatmaya mecburdurlar. Bu mükellefiyete
uyulmaması halinde belediye veya valilikçe gereği yapılarak masrafı arsa
sahibinden tahsil edilir.
İDARİ MÜEYYİDELER
MADDE 42 – (Değişik;
09.12.2009 tarihli ve 5940 sayılı Kanun md:2, RG: 17.12.2009/27435) Bu
maddede belirtilen ve imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve hallerin
tespit edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde ilgili idare encümenince
sorumlular hakkında, üstlenilen her bir sorumluluk için ayrı ayrı olarak bu
maddede belirtilen idari müeyyideler uygulanır.
Ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve
projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı
müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili
fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine,
durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal
emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz Türk
Lirasından az olmamak üzere, aşağıdaki şekilde hesaplanan idari para cezaları
uygulanır:
a) Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına
ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata
aykırılığın her bir metrekaresi için;
1) I. sınıf A grubu yapılara üç, B grubu yapılara beş
Türk Lirası,
2) II. sınıf A grubu yapılara sekiz, B grubu yapılara
onbir Türk Lirası,
3) III. sınıf A grubu yapılara onsekiz, B grubu
yapılara yirmi Türk Lirası,
4) IV. sınıf A grubu yapılara yirmiüç, B grubu
yapılara yirmibeş, C grubu yapılara otuzbir Türk Lirası,
5) V. sınıf A grubu yapılara otuzsekiz, B grubu
yapılara kırkaltı, C grubu yapılara elliiki, D grubu yapılara altmışüç Türk
Lirası,
İdari para cezası verilir. Bu miktarlar her takvim
yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı
Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca tespit ve
ilan edilen yeniden değerleme oranında bir Türk Lirasının küsuru da dikkate
alınmak suretiyle artırılarak uygulanır.
b) Mevzuata aykırılığı yapı inşaat
alanı üzerinden hesaplanması mümkün olmayan, yapının cephelerini ve diğer yapı
elemanlarını değiştiren veya yapı malzemesi için öngörülen gereklere aykırı
bulunan uygulamalar için, Bakanlıkça yayımlanan ve aykırılığa konu imalatın
tespiti tarihinde yürürlükte bulunan birim fiyat listesine göre ilgili idarece
belirlenen bedelin % 20’si kadar idari para cezası verilir.
c) (a) ve (b) bentlerine göre
cezalandırmayı gerektiren aykırılığa konu yapı;
1) Hisseli parselde diğer maliklerin muvafakati
alınmaksızın yapılmış ise cezanın % 30’u,
2) Kamuya veya başkasına ait bir parselde yapılmış ise
cezanın % 40’ı,
3) Uygulama imar planında veya parselasyon planında
“Kamu Tesisi Alanı veya Umumî Hizmet Alanı” olarak belirlenmiş bir alanda
yapılmış ise cezanın % 60’ı,
4) Mevcut haliyle veya öngörülen bir afet tehlikesi
karşısında can ve mal emniyetini tehdit ediyor ise cezanın % 100’ü,
5) Uygulama imar planı bulunan bir alanda yapılmış ise
cezanın % 20’si,
6) Yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılmış ise
cezanın % 80’i,
7) Özel kanunlar ile belirlenmiş özel imar rejimine
tabi bir alanda yapılmış ise cezanın % 50’si,
8) Ruhsatsız ise cezanın % 180’i,
9) Ruhsatı hükümsüz hale gelmesine rağmen inşaatı
sürdürülüyor ise cezanın % 50’si,
10) Yapı kullanma izin belgesi alınmış olmakla
birlikte, ruhsat alınmaksızın yeni inşaî faaliyete konu ise cezanın % 100’ü,
11) İnşaî faaliyetleri tamamlanmış ve kullanılmıyor
ise cezanın % 10’u,
12) İnşaî faaliyetleri tamamlanmış ve kullanılıyor ise
cezanın % 20’si,
13) Çevre ve görüntü kirliliğine sebebiyet veriyor ise
cezanın % 20’si,
(a) ve (b) bentlerinde belirtilen şekilde tespit
edilen para cezalarının miktarına göre ayrı ayrı hesap edilerek ilave olunur.
Para cezalarına konu olan alanın hesaplanmasında, aykırılıktan etkilenen alan
dikkate alınır.
18, 28, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 40 ve 41 inci maddelerde
belirtilen mükellefiyetleri yerine getirmeyen veya bu maddelere aykırı davranan
yapı veya parsel sahibine, harita, plan, etüt ve proje müelliflerine, fenni
mesullere, yapı müteahhidine ve şantiye şefine, ilgisine göre ayrı ayrı olmak
üzere ikibin Türk Lirası, bu fiillerin çevre ve sağlık şartlarına aykırı olması
halinde dörtbin Türk Lirası, can ve mal emniyetini tehdit etmesi halinde
altıbin Türk Lirası idari para cezası verilir.
Yapıldığı tarih itibarıyla plana ve mevzuata uygun
olmakla beraber, mevcut haliyle veya öngörülen bir afet tehlikesi karşısında
can ve mal emniyetini tehdit ettiği veya edeceği ilgili idare veya mahkeme
kararı ile tespit olunan yapılara, ilgili idarenin yazılı ikazına rağmen
idarece tanınan süre içinde takviyede bulunmayan veya bu yapıları 39 uncu madde
uyarınca yıkmayan yapı sahibine onbin Türk Lirası idari para cezası verilir.
27 nci maddeye göre il özel idaresince belirlenmiş köy
yerleşme alanı sınırları içinde köyün nüfusuna kayıtlı olan ve köyde sürekli
oturanlar tarafından, projeleri il özel idaresince incelenerek fen, sanat ve
sağlık şartlarına uygun olmasına rağmen muhtarlık izni olmaksızın konut ve zatî
maksatlı tarım ve hayvancılık yapısı inşa edilmesi halinde yapı sahibine üçyüz
Türk Lirası idari para cezası verilir. Bu yapılardaki diğer aykırılıklar ve
ruhsata tabi tarım ve hayvancılık maksatlı yapılardaki aykırılıklar için
verilecek olan idari para cezası, üçyüz Türk Lirasından az olmamak üzere, ikinci
fıkraya göre hesaplanan toplam ceza miktarının beşte biri olarak uygulanır.
Yukarıdaki fıkralarda belirtilen fiil ve hallerin,
yapının inşa edilmesi süreci içinde tekrarı halinde, idari para cezaları bir
kat artırılarak uygulanır.
Yukarıdaki fıkralar uyarınca tahsil olunan idari para
cezaları, aynı fiil nedeniyle 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun 184 üncü maddesine göre mahkûm olanlara faizsiz olarak iade edilir.
Yapının bu Kanuna, ilgili diğer mevzuata, plana,
ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere uygun hale getirilmesi için idarenin
yazılı izni dahilinde yapılan iş ve işlemler mühür bozma suçu teşkil etmez.
Müelliflerin, fenni mesul mimar ve mühendislerin, yapı
müteahhitlerinin, şantiye şefi mimar ve mühendislerin, imar mevzuatına aykırı
fiillerinden dolayı verilen cezaları ve haklarındaki kesinleşmiş mahkeme
kararları, kendi kayıtlarına işlenmek ve ilgili mevzuata göre cezai işlem
yapılmak üzere, üyesi bulundukları meslek odasına ve Bakanlığa ilgili idarece
bildirilir. Bu kişiler, verilen ceza süresi içinde yeni bir iş üstlenemez.
Yapı müteahhidinin yetki belgesi;
a) Yapım işinin ruhsata ve ruhsat eki etüt ve
projelere aykırı olarak gerçekleştirilmesi ve 32 nci maddeye göre verilen süre
içinde aykırılığın giderilmemesi halinde beş yıl,
b) Yapım işinde ruhsat eki etüt ve projelere aykırı
olarak gerçekleştirilen imalatın can ve mal güvenliğini tehdit etmesi halinde
on yıl,
c) Bakanlıkça olumsuz kayıt değerlendirmesi yapılan
hallerde bir yıl,
Süreyle Bakanlıkça iptal edilir. Yapı müteahhidinin,
yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta primi borçlarını ödememesi ve diğer
sorumluluklarını yerine getirmemesi hallerinde yetki belgesi bir yıldan az
olmamak üzere Bakanlıkça iptal edilir ve bunlara sorumluluklarını yerine
getirinceye kadar yeni yetki belgesi düzenlenmez. Yetki belgesi iptal edilen
yapı müteahhidi yeni yetki belgesi düzenleninceye kadar yeni iş üstlenemez,
ancak mevcut işlerini tamamlar. Yetki belgeli yapı müteahhidi olmaksızın
başlanılan yapının ruhsatı iptal edilir ve yapı mühürlenir.”
YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN HÜKÜMLER
Madde 43 – a) 09/07/1956
tarih ve 6785 sayılı İmar Kanunu ve 1605 sayılı Kanun ile ek ve değişiklikleri,
b) 11 Ocak 1963 tarih ve 141 sayılı
Bursa Merkez İlçesindeki Gedik ve Zeminlerin Tasfiyesine Dair Kanun,
c) 28/05/1928 tarih ve 1351 sayılı
Kanun (menkul ve gayrimenkulleri, varsa iştirakleri, bütçesi, gelirler ve
personelin özlük hakları ile birlikte Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanlığına
bağlanır.)
d) 03/06/1937 tarih ve 3196 sayılı
Kanun,
e) 18/01/1966 tarih ve 710 sayılı
Kanun,
İle diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümleri
yürürlükten kaldırılmıştır.
YÖNETMELİK
Madde 44 – I – a) Enerji,
sulama, tabii kaynaklar, ulaştırma ve benzeri hizmetlerle ilgili tesisler ve
müştemilatından hangileri için ruhsat alınmayacağı,
b) İmar planlarında okul, ibadet
yeri, sağlık, spor, sosyal ve kültürel tesisler ile kamu kuruluşlarının
yapıları için ayrılacak yerler ve bu konu ile ilgili diğer hususlar,
c) Arazi ve arsa düzenlemesinin
uygulanma şekil ve şartları,
d) Ruhsata tabi olmayan yapılarda
uyulacak esaslar,
e) (Değişik; 09.12.2009 tarihli ve 5940
sayılı Kanun md:3, RG: 17.12.2009/27435) Her türlü inşaat ve tesisat
dahil yapım işlerine dair yapı müteahhitlerinin yetki belgelendirilmesi
işlemlerine; yapı müteahhitlerinin iş gruplarına, ihtisaslaşmalarına ve
yüklenilecek işin büyüklüğüne göre sınıflandırılmasına ve bunların sahip
olmaları gereken asgari eğitim, iş tecrübesi, teknik donanımı ve kapasitesi,
mali durumu, idari yapısı ve personel şartları ile niteliklerine; yapı müteahhitlerinin
faaliyetlerinin denetlenmesine, kayıtlarının tutulmasına ve
değerlendirilmesine; mimar ve mühendis unvanlı şantiye şefi çalıştırılması
mecburi ve yapı müteahhidi olmaksızın da yapılması mümkün olan yapılara;
şantiye şeflerine, yapım ve denetim işlerinde istihdam edilecek fen adamlarına
ve yetki belgeli ustalara ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar, Milli
Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Mesleki Yeterlilik
Kurumu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar
Konfederasyonu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğinin görüşleri alınarak,”
f) İmar planı yapımı ve
değişiklikleriyle ilgili kriterlerin tespiti ve imarla ilgili diğer hususlar,
g) İmar planlarında parsel cepheleri
tayin edilmeyen yerlerde yapılacak ifrazların asgari cephe genişlikleri ve
büyüklükleri,
h) (İptal: Anayasa Mahkemesi'nin
11/12/1986 tarih ve E. 1985/11, K. 1986/29 sayılı Kararı ile.)
i) Yerleşme alanlarıyla ilgili genel
esaslar,
j) Halihazır harita alımı ve imar
planlarının yapımını yükümlenecek müellif ve müellif kuruluşların ehliyet
durumlarının yeniden düzenlenmesine ait esaslar,
Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
II – (Değişik
bent: 26/04/1989 - 3542/3 md.) 38 inci maddede sayılan
mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları dışında kalan fen adamlarının görev,
yetki ve sorumlulukları, ilgili Bakanlıklar ile Türk Mühendis Mimar
Odaları Birliği (T.M.M.O.B.) ve Yüksek Öğrenim Kurumunun görüşleri alınarak
Bakanlık ve Milli Eğitim Bakanlığınca birlikte çıkarılacak yönetmelik ile
tespit edilir.
III – Otopark
ayrılması gereken bina ve tesisler ile diğer hususlar Bakanlıkça çıkarılacak
yönetmelikte tespit edilir.
Otopark yapılmasını gerektiren bina ve tesislerin neler
olduğu, otopark ihtiyacının miktar, ölçü ve diğer şartları ile bu ihtiyacın
nasıl tespit olunup giderileceği ise, bu yönetmelikte belirtilir.
MÜCAVİR ALAN
Madde 45 – Mücavir alan
sınırları belediye meclisi ve il idare kurulu kararına dayanarak vilayetlerce
Bakanlığa gönderilir. Bakanlık bunları inceleyerek aynen veya değiştirerek
tasdik etmeye veya değiştirilmek üzere iadeye yetkilidir
Mücavir alanın ilgili belediye sınırına bitişik olması
gerekmez. Ayrıca, bu alanlar köyleri de ihtiva edebilir. Mücavir alandan
çıkarılma da aynı usule tabidir. Bakanlık gerekli gördüğü hallerde mücavir
alana alma ve çıkarma hususunda resen karar verebilir.
ALTINCI
BÖLÜM
2960
SAYILI BOĞAZİÇİ KANUNU İLE İLGİLİ HÜKÜMLER
Madde 46 – Bu
Kanunla 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 6 ncı maddesine göre kurulan organlar
kaldırılmıştır. Bu kuruluşların görev ve sorumlulukları aşağıda belirtilen
çerçeve dahilinde İstanbul Büyük Şehir ve ilgili İlçe Belediye Başkanlıklarınca
yürütülür.
Şöyle ki: 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 2 nci
maddesinde belirlenen ve 22/07/1983 onay tarihli plana göre Boğaziçi alanında
gösterilen "Boğaziçi Sahil Şeridi" ve "Öngörünüm"
bölgelerindeki uygulamalar İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığınca,
"geri görünüm" ve "etkilenme" bölgelerindeki uygulamalar da
ilgili İlçe Belediye Başkanlıklarınca yapılır.
Madde 47 – (Bu madde 18.11.1983 tarih ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 3
üncü maddesinin "f" ve "g" bentlerinin değiştirilmesi ile
ilgili olup adı geçen kanundaki yerlerine işlenmişlerdir.)
Madde 48 – (Bu
madde 18.11.1983 tarih ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 10 uncu maddesinin
değiştirilmesi ile ilgili olup adı geçen kanundaki yerine işlenmişlerdir.)
YEDİNCİ
BÖLÜM
GEÇİCİ
HÜKÜMLER VE YÜRÜRLÜK, YÜRÜTME
EK MADDELER
Ek Madde 1 – (Ek
madde: 30.05.1997 – KHK–572/1 md.)
Fiziksel çevrenin özürlüler için ulaşılabilir ve
yaşanılabilir kılınması için, imar planları ile kentsel, sosyal, teknik altyapı
alanlarında ve yapılarda, Türk Standartları Enstitüsünün ilgili standardına
uyulması zorunludur.
Ek Madde 2 – (Değişik madde:
15.07.2003 – 4928 S.K./9. md.)
İmar planlarının tanziminde, planlanan beldenin
ve bölgenin şartları ile müstakbel ihtiyaçları göz önünde tutularak lüzumlu
ibadet yerleri ayrılır.
İl, ilçe ve kasabalarda mülki idare amirinin
izni alınmak ve imar mevzuatına uygun olmak şartıyla ibadethane yapılabilir.
İbadet yeri, imar mevzuatına aykırı olarak başka
maksatlara tahsis edilemez.
Ek Madde 3 – (Ek madde: 03.07.2005–5398 S.K./12.mad)
Özelleştirme programındaki kuruluşlara ait veya
kuruluş lehine irtifak/kullanım hakkı alınmış arsa ve arazilerin, 3621 sayılı
Kıyı Kanunu ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamında bulunması halinde
bu yerlerde genel ve özel kanun hükümlerine göre imar plânlarını yapmaya ve
onaylamaya yetkili olan kuruluşlardan, Bayındırlık ve İskân Bakanlığının uygun
görüşü ve diğer yetkili kuruluşlardan (Kültür ve Turizm Bakanlığı, Denizcilik
Müsteşarlığı, belediyeler ve il özel idareleri) görüş alınarak çevre imar bütünlüğünü
bozmayacak her tür ve ölçekte imar plânları ve imar tadilatları ile mevzi imar
plânları Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca hazırlanarak
Özelleştirme Yüksek Kurulunca onaylanmak suretiyle yürürlüğe girer. İlgili
kuruluşlar bu arsa ve arazilerin imar fonksiyonlarını beş yıl süreyle
değiştiremezler. İlgili kuruluşlar görüşlerini on beş gün içinde bildirir. Bu
plânlara göre yapılacak yapılarda her türlü ruhsat ve diğer belgeler ile
izinler ilgili mevzuat çerçevesinde ilgili kurum ve kuruluşlarca verilir.
EK MADDE 4 – (Ek: 648 sayılı KHK. – RG: 17 Ağustos 2011)
Mera, yaylak ve kışlakların geleneksel kullanım
amacıyla geçici yerleşme yeri olarak uygun görülen kısımları valilikçe bu
amaçla kurulacak bir komisyon tarafından tespit edilir. Bu yerlerin ot bedeli
alınmaksızın tahsis amacı değiştirilerek tapuda Hazine adına tescilleri
yapılır. Bu taşınmazlar, bu madde kapsamında kullanılmak ve değerlendirilmek
üzere, belediye ve mücavir alan sınırları içinde kalanlar ilgili
belediyelerine, diğer alanlarda kalanlar ise il özel idarelerine veya özel
kanunlarla belirlenen ilgili idarelere tahsis edilir. Özel kanunlar kapsamı
dışında kalan alanlarda belediyesince veya il özel idaresince geçici yerleşme
alanının vaziyet planı ve yapılaşma şartları hazırlanır ve onaylanır. Bu
taşınmazlardan kamu hizmetleri için gerekli olanların dışındakiler, il özel
idaresince veya belediyesince ve özel kanunlarla belirlenmiş alanlarda ilgili
idarece kadastro verileri işlenmiş hâlihazır haritalar üzerine yapılmış vaziyet
planına veya onaylı imar planına uygun olarak talep sahiplerine bedeli
karşılığında yirmidokuz yıla kadar tahsis edilebilir. Bu yerlerde umumi ve
kamusal yapılar hariç, inşa edilecek yapıların kat adedi bodrum hariç olmak
üzere ikiyi, yapı inşaat alanı 200 metrekareyi geçemez. Bu yapıların yöresel
mimariye uygun ve yöresel malzeme kullanılmak suretiyle yapılması zorunludur.
Bu fıkranın uygulanmasına, bu fıkra kapsamında tahsis edilecek mera, yaylak ve
kışlakların il genelindeki toplam mera, yaylak ve kışlakların binde beşini
geçmemek üzere oranının belirlenmesine, bu yerlerin kiralanmak ve irtifak hakkı
tesis edilmek suretiyle tahsisine, tahsis sürelerine, tahsis bedellerine,
tahsil edilen bedellerin kullanım şekline, tahsis süresinin sona ermesine, komisyonun
teşkiline ve diğer konulara ilişkin esas ve usuller, İçişleri Bakanlığı, Maliye
Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı
ile Kültür ve Turizm Bakanlığının uygun görüşleri alınarak Bakanlıkça
hazırlanan yönetmelikle belirlenir.
Mera, yaylak ve kışlakların 12/3/1982 tarihli ve
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca ilan edilen turizm merkezleri ile
kültür ve turizm gelişim bölgeleri kapsamında kalan kısımları, ot bedeli
alınmaksızın tahsis amacı değiştirilerek tapuda Hazine adına tescil edilir ve
bu yerler, 2634 sayılı Kanun çerçevesinde kullanılmak ve değerlendirilmek üzere
Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edilir.
YAPILARIN AMACINDA KULLANILMASI
Geçici Madde 1 – Herhangi
bir sahada bulunan ve 2981 sayılı Kanunun yürürlüğünden sonra yapılan yapılar
bölgesinin teşekkül şartlarına, imar planı esaslarına ve yönetmelik hükümlerine
aykırı maksatlar için kullanılamaz. Bu gibi yapılar Kanunun yayımı tarihinden
itibaren 3 ay içinde inşa ettirenlerce eski şekline getirilir. Aykırılık bu
süre sonunda düzeltilmezse Belediye veya valilikçe yapılır veya yaptırılır ve
masrafı %20 fazlası ile yapı sahibinden tahsil edilir.
BAŞKA AMAÇLA KULLANILAN OTOPARK YERLERİ
Geçici Madde 2 – Kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten önce yapı kullanma izni alınıp, ruhsat ve eklerine
aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilmiş ve 2981 sayılı Kanun kapsamına
girmeyen otopark yerlerinden otopark yönetmeliğine göre otopark tahsisi
gerekenleri hakkında 37 nci maddenin son fıkrasına göre işlem yapılır.
ÖNCE VERİLEN RUHSAT VE İZİNLER:
Geçici Madde 3 – Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce imar
planı ve mevzuatına uygun olarak verilen ruhsat ve izinler geçerlidir.
MÜŞTEREK GİRİŞ
Geçici Madde 4 – Kanunun yürürlüğe girmesinden önce tapuda
müşterek giriş olarak tescil edilip fiilen kamu tarafından yol olarak
kullanılan tapu kaydı yol olarak terkin edilmeyen gayrimenkullerin imar
planında kamu hizmet ve tesislerine ayrılanları belediye ve mücavir alan
sınırları içinde belediye encümeni dışında ise il idare kurulu kararı ile
muvafakat aranmaksızın imar planındaki tahsis amacına uygun olarak tapuda
terkin edilir.
ÖRFÜ BELDE, PAFTOS
Geçici Madde 5 – Belediye
hudutları ve mücavir sahalar içinde veya dışında bulunan gedik ve zeminler
(örfü beldepaftos) tamamen yıkılıp yok olarak (müntafi ve münhedim)
varlıklarını kaybedip, kaybetmediklerine bakılmaksızın bu Kanun hükümlerine
göre tasfiye olunurlar.
Tasfiyeye tabi tutulan taşınmaz mallardaki zemin
hakları bedele çevrilmiştir.
Zemin hakkı bedeli, ait olduğu taşınmaz malın zemine
ait son emlak vergi değerinin 1/5'idir. Bu şekilde belirlenecek zemin hakkı
bedeli, tapu idaresince gedik sahibinin müracaatı halinde zemin hakkı sahibi
adına emaneten milli bir bankaya yatırılır. Müracaat edilmediği takdirde zemin
sahibi lehine kanuni ipotek tesis edilir.
Zemin hakkı bedelinin 1/4'ü peşin, bakiyesi en geç üç
yıl içinde yıllık eşit taksitlerle ödenir ve bu bedele bankaca vadesiz mevduat
faizi uygulanır. Peşin miktar ve taksitler 40 000 TL. dan az olamaz. Bu
işlemlerden sonra tapu sicilinde gerekli terkin ve tashihler resen yapılır.
Bankaya emaneten yatırılan veya ipotekle temin edilen
zemin hakkı bedeli üzerindeki iddialar genel hükümlere tabidir.
Geçici Madde 6 – 2981
sayılı Kanuna göre düzenlenmiş ve tasdik edilmiş olan ıslah imar planlarının
uygulanmasında, inşaat ruhsatı verilmesine ilişkin şart ve şekilleri tespite,
belediye ve mücavir alanlar içinde belediyeler, dışında valilikler yetkilidir.
Geçici Madde 7 – (Birinci
fıkra iptal: Anayasa Mahkemesi'nin 11/12/1986 tarih ve E. 1985/11 K. 1986/29
sayılı Kararı ile.)
Boğaziçi alanında mevcut çekme katlar aynı gaberi
içinde kalmak şartı ile tam kata iblağ edilir. Ancak teras kullanma hakkı daha
önce tapuya tescil edilmemiş olan çatı katı malikleri emlak vergisi için beyan
edilen daire bedelinin daire metrekaresine bölünerek bulunan bir metrekare
değerinin kazanılan alan ile çarpımı sonucu bulunan değeri hisse nisbetlerine
göre diğer kat maliklerine öder. Kendileri bulunmadıkları takdirde bu bedel
isimlerine milli bir bankaya yatırılır.
YÖNETMELİKLERİN ÇIKARILMA SÜRESİ:
Geçici Madde 8 – Bu
Kanunun uygulanmasını gösteren yönetmelikler Kanunun yayımından itibaren en geç
6 ay içinde çıkarılır.
Geçici Madde 9 – (Ek
madde: 30/05/1997 - KHK-572/2 md.)
Bu Kanunun Ek 1 inci maddesinde öngörülen
düzenlemelerin yapılmış ve yapılacak altyapı alanlarında ve yapılarda
gerçekleştirilmesi için, imar yönetmelikleri ve kamu binaları ile ilgili
mevzuatta 01/06/1998 tarihine kadar Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından
gerekli değişiklikler yapılır.
Geçici Madde 10 – (Ek
madde: 08/01/2002 - 4736 S.K../1. md.)
Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara
belediyelerce yol, su, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı hizmetlerinin
birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde ilgili
yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu
Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içerisinde başvurulması üzerine
kullanma izni alınıncaya kadar geçici olarak elektrik, su ve/veya telefon
bağlanabilir.
Bu madde kapsamında elektrik, su ve/veya telefon
bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez.
“GEÇİCİ MADDE 12 – (Ek; 09.12.2009 tarihli ve 5940 sayılı Kanun
md:4, RG: 17.12.2009/27435) Bu Kanunun 44 üncü maddesinin (I) numaralı
fıkrasının (e) bendinde öngörülen konulara ilişkin yönetmelik bir yıl içinde
yürürlüğe konulur.
GEÇİCİ MADDE 13 – (Ek; 09.12.2009 tarihli ve 5940 sayılı Kanun
md:4, RG: 17.12.2009/27435) Bu maddenin yürürlüğe girmesinden sonra
inşaat, tesisat, elektrik, sıva ve benzeri branşlarda yetki belgesi almak
isteyenlerden, hangi branşta iş yaptıklarını belgeleyenlere usta olduklarını
gösterir geçici yetki belgesi verilir. Bu belgeler 1/1/2012 tarihinden itibaren
sürekli yetki belgesine dönüştürülür.”
YÜRÜRLÜK:
Madde 49 – Bu Kanunun 43/b, c, d, e; 46; 47 ve 48 inci
maddeleri ile geçici 7 nci maddesi yayımı tarihinde; diğer maddeleri yayımını
takiben 6 ay sonra yürürlüğe girer.
YÜRÜTME:
Madde 50 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.